Lütfen telefonunuzu dik konuma getiriniz.

Tanıtım

Genel Bilgiler

Çocuk Cerrahisi dünyada 1940’larda ülkemizde 1960-70’lerde gelişmeye başlayan bir uzmanlık alanı olup, fetal dönemden itibaren ergenlik çağını içine alan yaşam süresinde görülen ve cerrahi girişim gerektiren solunum, gastrointestinal ve ürogenital sistemin doğumsal malformasyonları; ve travmatik, tümöral, infeksiyöz gibi sonradan kazanılmış cerrahi hastalıkları ile uğraşan çok geniş kapsamlı bir tıp uzmanlık dalıdır. 5 yıllık çocuk cerrahisi uzmanlık eğitimi süresince “fetüs, yenidoğan, çocuk, adolesan ve 18 yaşına kadar ergenlere” nasıl yaklaşılacağına, onların özgün fizyolojik gereksinimlerine ve sadece bu yaşlara özgü çeşitli sistemleri ilgilendiren hastalıklara ve bunların cerrahi tedavisine yönelik eğitim verilmektedir. Yandaki fotoğrafta batın içini kaplayacak kadar dev hidronefrozu nedeniyle fetal shunt konulmuş yenidoğanın resmi görülmektedir.

Tüm çocuk cerrahisi kliniklerinin olgularının yaklaşık yarısına yakını ürolojik olgulardan oluşmaktadır, dolayısıyla çocuk cerrahisi uzmanlık eğitiminde bebek ve çocukların belli başlı ürolojik anomali ve hastalıkları, ve bunların cerrahi tedavisi konusunda da eğitilmektedirler. Çocuk cerrahisi yanı sıra, çocuk ürolojisi diplomalı veya bilim dalına sahip çocuk cerrahisi kliniklerinde çocuk cerrahisi ve çocuk üroloji eğitimi üst düzeyde olmaktadır. Günümüzde Türkiye’de 500 civarında çocuk cerrahisi uzmanı bulunmaktadır. 100’den fazla çocuk cerrahisi uzmanının “Avrupa Board Sertifikası” vardır. Yaklaşık 40 çocuk cerrahisi uzmanı, aynı zamanda çocuk üroloji diplomasına sahiptir.

Çocuk Cerrahisi dünyada 1940’larda ülkemizde 1960-70’lerde gelişmeye başlayan bir uzmanlık alanı olup, fetal dönemden itibaren ergenlik çağını içine alan yaşam süresinde görülen ve cerrahi girişim gerektiren solunum, gastrointestinal ve ürogenital sistemin doğumsal malformasyonları; ve travmatik, tümöral, infeksiyöz gibi sonradan kazanılmış cerrahi hastalıkları ile uğraşan çok geniş kapsamlı bir tıp uzmanlık dalıdır. 5 yıllık çocuk cerrahisi uzmanlık eğitimi süresince “fetüs, yenidoğan, çocuk, adolesan ve 18 yaşına kadar ergenlere” nasıl yaklaşılacağına, onların özgün fizyolojik gereksinimlerine ve sadece bu yaşlara özgü çeşitli sistemleri ilgilendiren hastalıklara ve bunların cerrahi tedavisine yönelik eğitim verilmektedir. Yandaki fotoğrafta batın içini kaplayacak kadar dev hidronefrozu nedeniyle fetal shunt konulmuş yenidoğanın resmi görülmektedir.

Tüm çocuk cerrahisi kliniklerinin olgularının yaklaşık yarısına yakını ürolojik olgulardan oluşmaktadır, dolayısıyla çocuk cerrahisi uzmanlık eğitiminde bebek ve çocukların belli başlı ürolojik anomali ve hastalıkları, ve bunların cerrahi tedavisi konusunda da eğitilmektedirler. Çocuk cerrahisi yanı sıra, çocuk ürolojisi diplomalı veya bilim dalına sahip çocuk cerrahisi kliniklerinde çocuk cerrahisi ve çocuk üroloji eğitimi üst düzeyde olmaktadır. Günümüzde Türkiye’de 500 civarında çocuk cerrahisi uzmanı bulunmaktadır. 100’den fazla çocuk cerrahisi uzmanının “Avrupa Board Sertifikası” vardır. Yaklaşık 40 çocuk cerrahisi uzmanı, aynı zamanda çocuk üroloji diplomasına sahiptir.


Tarihçemiz

Çocuk Cerrahisinin Anadolu’da başlangıcı oldukça eskidir. Sümerler, İyonlar, Bizans ve Osmanlı dönemine değişik aşamalardan geçerek ve olgunlaşarak bugüne gelmiştir. Yazılı ilk belge, ünlü Sümer efsanesi Enki ve Nimnah ile ilgili kil tabletlere dayanmaktadır. M.Ö 3500 yıllarına ait olan bu dokümanlarda, ambigus genitalia ve üriner inkontinansı olan anomalili bebeklerden söz edilmektedir.

XV.yüzyılda Amasya Medresesi’nden Şerafeddin Sabuncuoğlu’nun, 3 ciltlik Cerrahiye-i Ilhaniye isimli eserinde çocuk cerrahisi açısından sünnet ve sünnet hataları, hipospadias, yapışık labia minora, kasık fıtığı, anal atrezi, fazla parmak, interseks, jinekomasti, kasık fıtığı, kısa dil frenulumu, bazı ortopedik girişimler gibi konular detayları ve açıklayıcı resimleriyle yer almıştır. Bu kitap Anadolu’da, çocuk cerrahisi ile ilgili en geniş kapsamlı, ilk, gerçek ve bilimsel belge olma özelliğini taşımaktadır. Bazı Avrupalı yazarlar kitabın Zahravi’nin (Albucassis) beş yüzyıl önce yazdığı kitabın bir kopyası olduğunu söyleseler de, detaylar incelendiğinde Sabuncuoğlu’nun eserinde önemli ekler ve yeni görüşlerin yer aldığı görülmektedir.

19. yüzyıl sonu ve 20. yüzyıl başlarında II. Abdulhamid, kuşpalazından (difteri) kaybedilen kızının anısına (bugünkü Şişli) Hamidiye-i Etfal Hastanesini kurdurmuştur. Hastanede ayrı bir çocuk cerrahisi pavyonu, çocuk ameliyathanesi, çocuk cerrahisi koğuşları, eczane, biyokimya ve mikrobiyoloji laboratuvarları, röntgen ünitesi (Avrupa’daki ilklerden biridir), deneysel araştırma laboratuvarı, biberon sterilizatörleri, buharlı bulaşık makinesi gibi yenilikler bulunmaktaydı. Bu kurumda, eğitim gören hekimler ve çocuk hemşireleri görev yapmaktaydı. Ameliyatların, ilginç olgu sunumlarının hastanede yapılmış bilimsel çalışmaların sunulduğu bir tıp dergisi de çıkarılmaktaydı. Hamidiye-i Etfal Tıp Dergisi’nde o zaman yapılan çocuk ameliyatları ile ilgili verilerin yanı sıra ameliyat öncesi ve sonrası hasta resimlerine de yer verilmiştir.

Türkiye Cumhuriyeti’nde ilk çocuk cerrahisi kliniği 1933 yılında İstanbul Tıp Fakültesine bağlı Haydarpaşa Hastanesinde Dr.Akif Şakir Şakar tarafından “Çocuk Ortopedisi ve Şirurjisi” adı ile açılmıştır. O dönemde ortopedi ağırlıklı olan çocuk cerrahisi kliniklerinde yapılan ameliyatlar fıtık, apandisit, sindaktili, polidaktili, kalça çıkığı, pes ekino varus, club foot gibi hastalıklarla sınırlı kalmıştır. Modern tıbbi görüşlere uygun ilk bilimsel kitap yine Dr. Şakar tarafından “Çocuk Cerrahisi ve Ortopedi Kliniği Dersleri” ismi altında 1936’da yayınlanmıştır; pilor stenozu ve tedavisi, meningomiyelosel, mesane ekstrofisi, Wilms tümörü ve çeşitli ortopedik hastalıklar ve ameliyatları ile ilgili resimler, diagramlar bu kitapta yer almaktadır. Modern anlamdaki çocuk cerrahisi uygulamaları ise Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne bağlı Hacettepe Çocuk Hastanesi’nde Dr.Yüksel Bozer tarafından 1957 yılında başlamıştır. Dr.Yüksel Bozer’in yanında ilk gerçek çocuk cerrahı olarak Dr.Herbert B. Eckstein 1958-1960 yıllarında çalışmıştır. 1964’de çocuk cerrahisi eğitimini Pittsburgh Çocuk Hastanesi’nde tamamlamış olan Dr. Akgün Hiçsönmez başlamıştır. Hacettepe’de çocuk cerrahisinin Akgün Hiçsönmez’le başlamış olduğu kabul edilir. 1960’da İstanbul Haydarpaşa Hastanesi’nde Dr.Arif Şakir Şakar’ın Çocuk Ortopedisi ve Şirurjisi kliniğinden yetişmiş Dr.Merih Eroğlu ile birlikte Dr. İhsan Numanoğlu 1961’de Ege Tıp Fakültesi Dekanlığı’nın onayıyla Ortopedi ve Travmatoloji kliniği içinde bağımsız bir birim olarak Çocuk Cerrahisi Kliniğini kurmuşlardır. Modern ve iki ciltlik kapsamlı bir eser olan “Çocuk Cerrahisi kitabı” Numanoğlu tarafından hazırlanmıştır. 1960’lı yıllarda Sağlık Bakanlığı ihtisas tüzüğünde yapılan değişiklikle Ortopedi ve Çocuk Cerrahisi ihtisasları bağımsız hale getirilmiştir. 1966 yılında önce Genel Cerrahi Kliniğinin bir bölümü olmuş, ardından 1968 yılında müstakil bir klinik haline gelmiştir. Çocuk Cerrahisi 1982 yılında çıkarılan 2547 sayılı Üniversite Kanunuyla anabilim dalı haline gelmiştir. Çocuk Cerrahisinin Cumhuriyet döneminde bugünkü çağdaş düzeye ulaşması; bu öncü iki kliniğinden yetişen çocuk cerrahlarının Türkiye’nin çeşitli bölgelerine dağılması ve buralarda yetiştirdikleri bir sonraki nesil çocuk cerrahlarının başka merkezlerin kuruluşunda görev almalarıyla sağlanmıştır.

Akademik Kadromuz

Erişim Bilgilerimiz

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Trabzon Tıp Fakültesi
Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi Numune Kampüsü
İnönü Mah. Kahramanmaraş Cad.
Ortahisar/TRABZON

+90 462 333 00 30-31

+90 462 333 00 32

cocukcerrahisitrb@sbu.edu.tr